İngiltere, son yılların en büyük sıhhat skandalına sahne oldu. Ulusal Sıhhat Sistemi’nin (NHS) ihmal nedeniyle birçok bebeğin vefatından sorumlu olduğu düşünülüyor.
20 yıllık bir geçmişe dayanan ve günümüze uzanan ihmal zincirinin hayatta tutulabilecek sayısız bebeğin vefatına sebep olduğunu ortaya çıkması tabir yerindeyse ülkeyi ayağa kaldırmış durumda.
Skandal, İngiltere’deki Shrewsbury ve Telford Vakıf Hastane’sinde (SATH) yapılan bir araştırma, 131 meyyit doğum ve 70 yenidoğan vefatı dahil olmak üzere hayatını kaybeden en az 201 bebeğin daha düzgün bakımla hayatta kalabileceğinin belirlenmesiyle patlak verdi.
Bebeklerini kaybeden anneler Rhiannon Davies ve Kayleigh Griffiths birbirlerini böyle teselli etti
9 ANNE ÖLDÜ, 94 BEBEK BEYİN HASARINA UĞRADI
Hastanenin 20 yıl boyunca tekrar ettiği başarısızlıklardan ötürü 1.592 berbat bakım hadisesi tespit edildi. Hakkında soruşturma başlatılan hastanede 9 annenin yetersiz bakım nedeniyle öldüğü ve 94 çocuğun da evvelce engellenmesi mümkün beyin hasarına uğradığı açıklandı.
NORMAL DOĞUM TAKINTISI, İŞÇİ EKSİKLİĞİ, YETERSİZ BAKIM ŞARTLARI…
The Guardian Gazetesi’nde yer alan habere nazaran, hastanenin sezaryen yerine olağan doğum takıntısı, şok edici işçi eksikliği ve yetersiz bakım şartları annelerin ve bebeklerin 20 yıl boyunca gereksiz yere hayatlarını kaybettiği zehirli bir kültüre dönüştü.
NHS’nin bu skandaldan sıyrılması hiç kolay olmayacak
Yapılan incelemelere nazaran, trajik bir biçimde meyyit doğan ya da doğumdan kısa bir mühlet sonra ölen bebeklerin dışında bir çok çocuk önemli beyin hasarına maruz kalmış, kimileri ise dehşetli kafatası kırıkları ile hayat çabası vermiş.
ÖLÜMLER İÇİN ANNELERİ SUÇLAMIŞLAR
Beş yıllık soruşturmayı yöneten kıdemli hemşire Donna Ockenden, hastanenin müthiş bakım koşulları göz önüne alındığında ülkede uzunca müddet rakipsiz kalmasının şaşırtan olduğunu belirtti ve ekledi;
“Birçok anne ve bebek hastanenin yetersizlikleri nedeniyle ömür uzunluğu gayret etmek zorunda kalacakları şartlarla baş başa bırakıldı. Bu başarısızlıkların nedenleri açıktır. Hastanede kâfi işçi yoktu, devam eden eğitim eksikliği vardı.”
Hastanede aileleri dinlememe kültürü olduğuna dikkat çeken Ockenden, “Personelde ortaya çıkan makûs sonuçlar hatta vefatlar için anneleri suçlamaya yönelik bir eğilim vardı.” sözlerini kullandı.
Bebek vefatları için anneler suçlanmıştı…
SEZARYEN ORANLARINI DÜŞÜK TUTMAK İÇİN ÖLÜMCÜL STRATEJİ
Ockenden’in araştırma takımı, ailelerin ölümlere ait incelemelerin dışında tutulduğu ve duygusuz işçi tarafından berbat muamele gördüğünü tespit etti.
Araştırma grubunun verdiği bilgilere nazaran hastane çalışanı doğum sırasında ilaçları uygun biçimde kullanmamakla kalmayıp tekraren önemli sonuçlara yol açmasına karşın, sezaryen oranlarını kasıtlı olarak düşük tutmak üzere ölümcül bir strateji izledi.
Skandalın patlak vermesi üzerine hastane tenkit oklarının maksadı olurken hastane çalışanının konuşmasının yasaklandığı bildirildi. Net sayı bilinmese de, skandaldan şimdiye kadar 600’den fazla kişinin etkilendiği düşünülüyor.
