MEGHAN, 2020’DEN BU YANA BİRİNCİ DEFA LONDRA’YA GİTTİ
2020’den bu yana birinci kere birlikte İngiltere giden Harry ile Meghan’ın bu bilinmeyen ziyaretini, sözcüleri de doğruladı. Çiftin Windsor Şatosu’nda, son devirde sıhhat problemleriyle boğuşan Kraliçe 2. Elizabeth ile görüştüğü belirtildi. Prens Harry, geçen yıl dedesi Prens Philip’in cenaze merasimi için sonra da annesi Prenses Diana anısına yapılan bir anıtın açılışına katılmak üzere Londra’ya gidip kısa müddet kalmıştı. Meghan Markle ise 2020’nin mart ayından bu yana birinci sefer Londra’ya gitti.
GERİLİMİ AZALTMAK İÇİN FIRSAT OLARAK GÖRDÜLER
Harry ile Meghan, Londra’nın akabinde Invictus Game için Hollanda’ya geçecek. Londra ziyaretini de Hollanda’ya gitmeden evvel İngiliz kraliyet ailesi ile ortalarındaki tansiyonu azaltmak için bir fırsat olarak gördükleri de ileri sürülüyor.
İLK BEBEKLERİNİN DOĞUMUYLA HAYATLARI DA DEĞİŞTİ
Prens Harry ile Meghan Markle, birinci çocukları Archie dünyaya geldiği sırada doğum müsaadesine ayrıldı. 2019’da bebekleriyle birlikte basının karşısına çıkan çift, daha sonra Kanada’ya gitti. Uzun mühlet orada kalan Harry ile Meghan, 2020’nin birinci ayında Londra’ya döndüler. Herkes hayatlarının eskisi üzere akıp gideceğini düşünürken beklenmedik bir adım geldi çiftten. Kıdemli kraliyet ailesi üyeliğinden ayrılıp kendilerine farklı bir hayat kuracaklarını açıkladılar. Bu açıklamanın akabinde çift, bir müddet daha Kanada’da kaldı.
AÇIKLAMALARI GÜNDEME BOMBA ÜZERE DÜŞTÜ
Sonra da öbür bir adım atıp ABD’ye, Meghan Markle’ın memleketine taşındılar. Bundan bir mühlet sonra evvel Meghan Markel’ın bir bebek düşürdüğü haberi kendi yazdığı bir makale aracılığıyla duyuldu. Daha sonra bir bebek daha beklediklerini açıkladılar. Kızları Lilibet Diana, ABD’de dünyaya geldi. Lakin ABD’de yaşadıkları devirde Harry ile Meghan’ın ünlü TV’ci Oprah Winfrey’e verdikleri röportaj, çiftin aslında belirttikleri üzere gözlerden uzak sakin bir hayat yaşamayacaklarını gösteriyordu.
CANINA KIYMAK İSTEDİĞİNİ SÖYLEDİ
Lilibet’e hamileliği sırasında eşi Harry ile birlikte Winfrey’in karşısına çıkan Markle, kraliyet ailesiyle ilgili yenilir yutulur cinsten olmayan kelamlar sarf etti. Kendini yalnız hissettiğini ve birinci hamileliği sırasında canına kıymayı bile düşündüğünü anlattı. Röportaj sırasında vakit zaman gözleri dolan Markle, eltisi Kate Middleton’ın da düğün öncesi kendisini ağlattığını ileri sürdü. Bu olayın daha evvel kendisinin Kate’i ağlattığı formunda basına yansıdığını fakat gerçeğin tam zıddı olduğunu söyledi.
İNGİLİZ KRALİYET AİLESİNE IRKÇILIK SUÇLAMALARI
Çiftin, kraliyet ailesiyle ortasının giderek açılmasına neden olan daha ağır kelamlar de o röportajda sarf edildi. Harry, babası ile ağabeyi William’ın o tertip içinde kapana kısıldığını belirtti. Akabinde da İngiliz kraliyet ailesinin ırkçılık suçlamasının gölgesinde kalmasına neden olan açıklamaları geldi. Harry ile Meghan, Archie dünyaya gelmeden evvel kıdemli bir kraliyet ailesi üyesinin “bebeğin cilt rengi üzerine fikir yürüttüğünü” söyledi. O röportajda bu üyenin ismini vermediler lakin daha sonra o kişinin Harry’nin babası Charles olduğu argüman edildi. Bu ortada Markle, oğlu Archie’nin, deri rengi yüzünden “prens” unvanı verilmediğini ileri sürdü. Ama onun bu suçlamasının da gerçeği yansımadığı ortaya çıktı. Zira Harry’nin büyük dedesinin yıllar evvel yaptığı bir düzenlemeye nazaran tahtta olan kişinin birinci sıradaki varisinin çocukları dışında kimse prens ya da prenses unvanı alamıyordu. Bir öteki deyişle Archie, dedesi Prens Charles tahta çıkınca bu unvana sahip olacaktı. Bu ortada Charles’ın tahta çıktığında aile üyeleriyle ilgili birtakım küçültmelere gideceğinin de ileri sürüldüğünü hatırlatalım.
SON RESMİ VAZİFE MART 2020’DE
Harry ile Meghan, 2020’nin mart ayında evvelden planlanmış son resmi vazifelerini yerine getirmek üzere Londra’ya gittiler. Katıldıkları etkinliklerde Meghan çok sevinçli görünürken, Harry’nin gerginliği dikkat çekti. Çift, son olarak 2020 Mart ayında bütün kraliyet ailesiyle birlikte Westminister Abbey’de Commonwealth Day için düzenlenen merasime katıldı. O merasimde Harry’nin yaşadığı duygusal çalkantı artık saklanacak üzere değildi.
O yılın mart ayının sonunda ise Megxit yani Harry ile Meghan’ın İngiliz kraliyet ailesinden ayrılığı resmen gerçekleşti. Çift, Kanada’nın akabinde ABD’e taşındı ve yeni hayatlarına başladı. Harry, bu sırada evvel ailesiyle birtakım görüşmeler için sonra da dedesinin cenaze merasimi ve annesi anısına yapılan anıtın açılışı için Londra’ya gitti. Ancak o süreçte Meghan Markle, Londra’ya adım atmadı. Kraliçe ile yaptıkları bu kapalı görüşme için tam iki yıl sonra yine İngiltere’ye dönmüş oldu.
AŞKLARINI DÜNYAYA DUYURDUKLARI AKTİFLİĞE GİDİYORLAR
Harry ile Meghan’ın Avrupa kıtasına seyahat etmesinin asıl hedefi, Hollanda’da düzenlenecek olan Invictus Oyunları’na katılmak. Çift, 2017 yılında kamuoyu karşısına birinci kere ele çıktıklarında da Toronto’daki Invictus Oyunları’nı izlemeye gitmişlerdi.
Invictus Games (Invictus Oyunları) yaralanmış, engelli ve hasta bayan ve erkek gaziler için gerçekleştirilen bir milletlerarası spor aktifliği. Prens Harry, bu oyunların düzenleme komitesinde de üst seviye vazifede bulunuyor.
HOLLANDA KRALİYET AİLESİ AĞIRLAMAYACAK
Bu ortada Harry ile Meghan, Hollanda’da kaldıkları mühlet içinde ülkenin kral ve kraliçesi tarafından ağırlanmayacak. Ancak onlara yeniden de bir ayrıcalık yapıldı ve VVVIP (Very very important person- Çok çok değerli kişi) statüsü verildi. Bu sayede Hollandalı yetkililer tarafından korunacaklar. Bu ortada kendi güvenlik vazifelileri de yanlarında olacak.
ANNESİNİN İNTİKAMINI MI ALDI?
Bu ortada Harry ile Meghan’ın aileden ayrılık kararına dair birinci periyotta yapılan yorumları bir hatırlayalım. Birçok kişi Prens Harry’nin annesinin intikamını aldığı görüşünde. Bu iddiayı savunanlara nazaran Harry, annesinin saray duvarları ortasında yaşadığı, görünüşte masal üzere fakat gerçekte tahammül edilmesi güç hayatın intikamını babasından ve babaannesinden bu türlü alıyor. Annesi Prenses Diana’yı şimdi 13 yaşında bir çocukken kaybeden Prens Harry, babası Prens Charles ile babaannesi Kraliçe 2. Elizabeth’i ve üvey annesi Camilla’yı bu durumdan sorumlu görüyor.
‘ASIL EMELİ AİLEYE RAHATSIZLIK VERMEK’
Gençlik yıllarında da ismi birçok skandala karışan Prens Harry, ailenin “en haşarı” üyesi olarak tanınıyordu. Çılgın partiler, o partilerde sergilediği bir kraliyet ailesi üyesine çok da yakıştırılmayan davranışlar, makûs alışkanlıklar nedeniyle sık sık basının manşetlerine çıkıyordu Prens. Birçok şahsa nazaran Prens Harry, annesinin mutsuzluğunda ve sonra da erken yaşta hayata vedasında sorumlulukları olduğunu düşündüğü babası ve babaannesine bu formda rahatsızlık verip intikam alıyordu. Bu görüşü savunanlara nazaran Prens Harry, eş seçimi ve ayrılık kararı da dahil bu intikamı sürdürdü.
AİLESİNİ BASINDAN KORUMAK İSTEDİ
Bir öbür sav da Prens’in karısını basının saldırgan tutumundan korumak istemesi. Bu noktada da annesi Prenses Diana ön plana çıkıyor. Diana, sevgilisi Dodi El Fayed ile birlikte bulunduğu araçla paparazzilerden kaçarken geçirdiği trafik kazasında hayata veda etmişti. Şimdi 36 yaşındaydı.
‘MEGHAN YÖNLENDİRDİ İDDİASI’
Bu ayrılık kararını Prens Harry’nin annesinin intikamını alması dışında nedenlere dayandıranlar da var. Onlara nazaran de Meghan Markle ağır basan taraf. Bu fikirde olanlara nazaran Markle, aslında başından beri sarayda yaşama niyetinde değildi. Asıl istediği sahiden ünlü olmaktı. Markle her ne kadar rol aldığı Suits dizisiyle ismini duyarsa da aslında Hollywood’da ‘A sınıfı’ denilen ünlülerden biri değildi. İsmini duyurmuş sıradan bir dizi oyuncusuydu. Ancak Prens Harry ile evliliği ona hayal ettiği kadar büyük bir şöhret getirdi. Hatta bu ayrılık kararıyla bu şöhret ikiye katlandı. Artık daha çok ilgi çekiyor. Yani Meghan başından beri peşinde koştuğu bu hedefe erişmek için uğraştı ve sonunda Prens’i razı etti.
Yine savlara nazaran Markle’ın bunu yapması sanıldığı kadar da sıkıntı değildi. Başından beri Prens Harry üzerinde tesiri olduğu, düğün öncesi Harry’yi babaannesine bile sert halde karşı çıkacak kıvama getirdiği argümanları sık sık basına yansımıştı. Bir diğer görüş de Prens Harry’nin asla kral olamayacağını bildiği bu yüzden de ailenin katı kuralları ortasına sıkışıp kalmak istemediği. Bunu savunanlara nazaran daha farklı bir ortamda büyüyen eşinin tesiriyle bu ayrılık kararını almakta zorlanmadı Prens.
KOMPLO TEORİLERİ
Gelelim bir de komplo teorisine… Buna nazaran Prens Harry aslında Prens Charles’ın oğlu değil. Diana ile binicilik hocası James Hewitt’in oğlu. Bunu da herkes biliyor. Bu yüzden ayrılık kararına kimse ses çıkarmadı. Ancak Kraliçe’nin ayrılık kararından evvelce haberdar olmadığı tezi bu yorumu çürütüyor. Bir diğer argüman da Meghan Markle’ın başından beri istenmeyen gelin olduğu yolunda. Hatta düğün öncesinde Kraliçe ile “gelecekte aileden ayrılma” konusunda bir muahede imzaladığı da söyleniyor. Lakin bu da zayıf argümanlar ortasında.
Neden her ne olursa olsun, gerçek olan bir durum var ki o da şu: Harry ile Meghan, ayrılık kararına münasebet olarak finansal açıdan bağımsız ve meraklı gözlerden uzak bir ömür istediklerini açıkladılar. Ancak pek de o denli olmadı. Yaptıkları açıklamalar, attıkları adımlar onları ailede oldukları vakitten bile daha sık bir formda basının manşetlerine taşıdı.
